Azalan Niyet Yasası

Herkesin hayattan bir beklentisi var. Herkes bir şeylere ulaşmak istiyor.

Bu çok para olabilir, uzun ve sağlıklı bir yaşam, ünlü bir sporcu veya sanatçı olmak, fiziksel olarak güzel bir görünüme sahip olmak, kilo vermek, iyi bir restoran işletmek veya süper bir şef olmak…

Tüm kalbinizle iyi bir aile kurmak, iyi bir eş veya ebeveyn de olmak isteyebilirsiniz.

Fakat tüm bunların kendiliğinden olmasını mı bekliyorsunuz?

Tabi ki hayır.

Peki bunlara nasıl ulaşacağız?

Dedik ya, hepimiz istiyoruz. Evet, öncelikle istemek lazım. Ne kadar çok isterseniz başarıya ulaşmanız da o kadar kolay olur.

Hani derler ya, “istemek başarmanın yarısıdır.”.

Ben hep söylerim, atasözleri boşuna söylenmemiştir diye. Burada da durum yine aynıdır.

“İstemekle olacak mı?” diyenleri duyar gibi oluyorum. Tabi istemekle (hem de birkaç
gün içerisinde) her şey olup bitecek değil, eyleme geçmek gerekiyor. İşin “püf noktası” da burası işte.

Bir bakalım;

İste, iste, iste…

Eyleme geç, eyleme geç, eyleme geç…

Yeterli mi? Maalesef …

Başlangıç için önemli ama sonuca ulaşmak için bilgi gerekli. Bilgiyi bir kitaptan, internetten veya sizden önce denemiş olanlardan alabilirsiniz. Hiç önemli değil, önemli olan daha önce başarmış olan kişilerin hikayelerine ortak olmanızdır. Yani onları takip(taklit) etmektir.

İste – eyleme geç – bilgi edin – taklit et…

Sonuç?

Sonuç almak için en önemli kriterlerden biri de istikrarlı olmaktır. İstikrar yoksa başarı da olmaz.

Genel olarak başarısızlıkların arkasında hep istikrarsızlık yatar. Bunların en büyük nedenlerinden biri de sürekli olarak önünüze yapmamanız için birtakım engellerin çıkmasıdır. Bu engeller hep çıkacaktır. Evrenin yasası böyle…

Bunlar bazen zorluklar olurken bazen de kişiler olabilir. Size hep vazgeçmenizi söylerler. Oysa ki sizin sizi destekleyen insanlara ihtiyacınız vardır. Bu süreçte etrafınızda hep “sen başarırsın” diyen insanlar olmasına dikkat edin.

İste – eyleme geç – bilgi edin – taklit et – istikrarlı davran ve asla pes etme…

Buradaki en önemli unsurlardan bir tanesi de başlamaktır. Yani eyleme geçmek.

Ne zaman başlayacağız?

Hemen.

Hemen mi?

Evet.

Ama daha hiçbir şey bilmiyoruz ki.

Bahane üretme, Harekete geç.

Evet, bahanelerden uzak durun. Harekete geçmek için beklemeyin. Harekete geçmek için en doğru zaman bugündür. Bugün harekete geçmediğiniz takdirde içinizdeki istek giderek azalacaktır. Özellikle de yarın sizin için en büyük tehlikedir. Beklemeyin. Bekledikçe yavaş yavaş isteklerinizin sizden çok uzak olduğunu düşünmeye başlayacak ve belki de vazgeçeceksiniz. İşte, Azalan Niyet Yasası bu şekilde işler. Şu an yapmanız gereken bir şeyi yapmak için ne kadar çok beklerseniz onu yapmama ihtimaliniz bir o kadar artar. Bir de bunun üzerine etrafınızdaki insanlar size hayal dünyasında yaşadığınızı söyleyeceklerdir. Al sana vazgeçmek için bir sebep daha. Uzatmayalım, gerisi tam bir hayal kırıklığıdır.

Sonuç;

İstemek başarmanın yarısıdır.

Harekete geçmek hiç başlamamaktan daha iyidir.

Başlamak için mükemmel olmak zorunda değilsin fakat mükemmel olmak için başlamak zorundasın. (Zig Ziglar)

Bugün başlamak için en uygun zamandır. Erteleme…

Eylemsiz (tatbik edilmeyen) bilgi çöp yığınıdır. Boşu boşuna belleğinizde tutmayın, atın gitsin. (C.Türkel)

Mantık sizi A noktasından B noktasına götürür, hayaller ise her yere… (A.Einstein)

Hayallerinize inanmayan veya ortak olmayan insanlardan uzak durun.