Hidrojenin sudan elde edilebilirliği ve kullanılınca ürün olarak su ve su buharı olması sayesinde sonsuz bir enerji kaynağı konumundadır. Sonuçta hiç tükenmeyecek bir yakıttır.
Hâlihazırda, hidrojen üretiminde ikincil enerji kaynağı olarak sadece elektrik kullanılmaktadır. Bu, suyun elektrolizi ile veya klorin-alkalin elektrolizinin yan ürünü olarak gerçekleşmektedir. Gelecekte kullanılma potansiyeli olan diğer bir ikincil enerji kaynağı metanoldür ve taşıtlarda metanolün reformasyonu ile hidrojen üretimi, yakın gelecekte bu alanda rol oynayabilecektir.
Foto elektrokimyasal, biyolojik ve biyokimyasal gibi tekniklerle de hidrojen üretilebilmektedir. Ayrıca denizlerde direkt güneş enerjisi çevrimi ile hidrojen üretimi, uzay güneş güç istasyonlarının enerjisiyle hidrojen üretimi gibi yöntemler üzerinde çalışılmaktadır. Elektroliz, sudan elektrik akımı geçirerek su moleküllerinin hidrojen ve oksijene ayrılmasını sağlar. Yaklaşık % 65 enerji verimi elde edilebilir ve bu süreçte enerji kaybı nispeten az olmaktadır. Elektroliz mevcut hidrojen pazarında küçük bir paya sahip olsa da, temiz bir süreç olması ve suyun bol bulunması nedeniyle büyük ilgi çekmekte, fakat yüksek maliyet nedeniyle orta ve yakın vadede elektrolizin pazarda büyük oranda kullanılması sınırlı görülmektedir.
Elektroliz işleminin verimliliğini yükseltmek için yeni elektrot malzemeler üzerinde çalışılmaktadır. Kullanılan elektrolitik hücreler oldukça az bakıma ihtiyaç duymaktadırlar ve 25 yıldan fazla ömürleri vardır. Bu sistemin 1000 MW’ın üzerindeki elektrik enerjisi kapasiteli elektroliz fabrikalarında kullanımı planlanmaktadır. Bu tesislerin her biri yılda yaklaşık 150.000 ton hidrojen üretme kapasitesine sahip olabileceklerdir.
Kaynak: İhsan Batmaz’ın Gazi Üniv. Müh. Mim. Fak. Dergisinde (Cilt 22, No 1, 137-147, 2007) yayımlanan “Buji Ateşlemeli Motorlarda Yakıta Hidrojen İlavesinin Motor Performansına ve Egzoz Emisyonlarına Etkisinin Deneysel Analizi” isimli makalesinden derlenmiştir.