İşgal Ettiğiniz Sokaklar Kime Ait?

İstanbul, 12 milyonu aşkın nüfusunun yanı sıra 3 milyonluk lastik tekerlekli nüfusu da bünyesinde barındırıyor.

Bu sayılara diğer şehirlerden ve ülkelerden gelen günü birlik turist sayısını da eklemek isterseniz tahmin edeceğiniz gibi sayı bir hayli kabarıyor.

Malum, İstanbul’da araç park yeri bulmak bir hayli zor.

Bu durumda bazı uyanıklar “o mahallede uzun süredir oturmanın kendilerine verdiği hakla”(!), “kabadayılığın verdiği özgüvenle”, “cahil cesaretiyle”, “vurdumduymazlıkla”, “umursamazlıkla”… ne yapıyorlar?

İlginç uygulamalara imza atıyorlar.

Gözü açık, uyanık, kurnaz şahsiyetler kapılarının önünü kendi otoparklarıymış gibi kullanmak için “parselleme” yoluna gidiyorlar. Dubalarla, hacıyatmazlarla, ellerine geçirdikleri bidonlarla, tenekelerle vb. sokaklarda istedikleri yerin önünü kendilerine ayırıyorlar…

Fakat, bir dakika!

Bir apartmanda 10 aile otursa, her iki ailenin bir aracı olsa…

Ee o zaman bu apartmanın önüne 5 araç park etmesi lazım.

Peki apartmanların cephesi 5 araç park edecek kadar geniş mi? Neredeee?

Öyleyse aracını “kendi kapının önüne” park etmen de pek muhtemel görünmüyor. Yani her kim size “Git kendi kapının önüne park et” dese mantık hatasında bulunmuş oluyor, zira kendisinin de kapısının önünde boş yer bulması garanti değil. Ta ki kapısının önüne fotoğraflarda paylaştığım gibi “park engelleyici” nesneler koyup da kendine “park yeri rezerv etmezse”…

Bu fütursuz uygulamanın çok ilginç versiyonlarını gördüm. Mesela bir vatandaş kendi aracına park yeri ayırmak için balık kasası koymuşken başka bir vatandaş içi dolu çöp torbası bırakmıştı! Bir tanesi uzun ve ağır bir tahta parçasını kayalarla destekleyerek kendine park yeri ayırmıştı… Keşke onların da fotoğraflarını çekip buradan paylaşsaydım…

Şimdi ben buradan sesimi  duyurmuş oldum. Fakat bu mecra, çözümün uygulamaya konması için tabi ki yetmez. Bir de ilgili ilçe belediyesine dilekçe yazacağım. Ekteki fotoğraflarla bu uygunsuz uygulamayı belediyenin ilgili makamlarına bildireceğim. Bakalım o zaman ne olacak?

Lutfullah DUMAN

Lutfullah DUMAN İstanbul'da doğdu. Ortaokulu Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi'nde liseyi Tekirdağ Fen Lisesi'nde ve Üniversite eğitimini Kırıkkale Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümünde tamamladı. Kocaeli Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Ana Bilim Dalında "Deniz Alanlarının Optimizasyonu ve Tekne-Alan Ataması" konusunda Yüksek Lisans Eğitimine devam etmektedir. Kalite Belgelendirme, Araç Bakım-Onarımı ve Gıda Ambalajı İmalatı sektörlerinde planlamacı olarak çalışmış olup şu an İspark A.Ş.'de Marina Heliport İş Geliştirme Şefi olarak çalışmaktadır. Proje yönetimi, süreç yönetimi ve planlama dallarında araştırma yapmaktadır. Teknik konuların haricinde yurtdışı izlenimlerini ve sosyal konuları da yazıya dökmektedir. Teknik Elemanlar Derneği (TEKDER) Yönetim Kurulu Üyesi olan Lutfullah DUMAN, İstanbul'da ikamet etmektedir.

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

1 Cevap

  1. H. Hüseyin Yayla dedi ki:

    Süper bir tespit, İspark’tan önce daha da yaygındı.Yine de her gün her yerde karşılaşabileceğimiz bir durum…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir