AYIN DOSYASI 34 Soruda LPG Hakkında Merak Edilenler AYIN DOSYASI

Genel olarak Türkiyedeki LPG kompozisyonu nedir?
Yaklaşık %70 Bütan ve  %30 Propandan oluşur.

DIN 51621 standardına göre LPG kompozisyonu nedir?
Yaklaşık % 10 Bütan ve  % 90 Propandan oluşmaktadır.

Sıvılaştırılmış petrol gazı (LPG) nedir?
LPG (Liquid Petroleum Gas), petrolün damıtılması ve parçalanması esnasında elde edilen ve sonradan basınç altında sıvılaştırılan başlıca propan, bütan ve izomerleri gibi hidrokarbonlar veya bunların karışımıdır. LPG, basınç altında sıvı halde bulunan propan ve bütana verilen ticari isimdir. Kolay depolama ve taşıma için genellikle sıvı halde tutulur. Gaz yakıtlar hidrojence zengindir ve silindirlere gaz fazında girerler. Bu iki karakteristik temiz bir yanma sağlar.

LPG Sıralı Sistem Dönüşümü nedir?
LPG sıralı enjeksiyon sistemi, enjeksiyonlu araçlarda her silindir için ayrı noktalardan sıralı olarak gaz enjeksiyonu gerçekleştiren bir sistemdir. Sistemin ana parçaları, LPG elektronik kontrol ünitesi, buharlaştırıcı (vaporizer, reducer, regülatör) ve gaz enjektörleridir. Konvansiyonel sistemlerde olduğu gibi; buharlaştırıcı, tanktan gelen LPGnin basıncını düşürmektedir. Buharlaştırıcıdan çıkan basıncı düşürülmüş olan gaz, dağıtım boruları aracılığıyla gaz enjektörlerine iletilir. Gaz enjektörleri, LPG elektronik kontrol ünitesinin kumandasıyla her silindir için uygun zamanda ve sürede gaz enjeksiyonu gerçekleştirir. LPG elektronik kontrol ünitesi, aracın orijinal elektronik kontrol ünitesinden aldığı bazı verileri değerlendirerek çalışır.

Teknolojik bir araca farklı bir firmanın geliştirdiği LPG dönüşüm teknolojisini ilave etmek ne kadar doğrudur?
Fabrika çıkışı takılmayan her sistem hakkında bir miktar kuşku duymak normal bir tutumdur. Zaten fabrika çıkışı olmayan LPG dönüşümleri genel olarak garanti prosedürünü geçersiz kılar.

Her araç için üretilmiş olduğu söylenen LPG kiti benim aracımda tam performanslı çalışır mı
Sıralı LPG dönüşümlerinin bazı araçların dokusuna tam uymadığını söyleyebilirim. Örneğin GDI, FSI, TSI ve TFSI gibi motorlu araçlar. Bu tür araçlara çok verimli uygulandığını söylememiz zor. Bunun haricinde bazı üreticilerin kullandığı püskürtme stratejisinden kaynaklanan doku uyuşmazlıkları da söz konusu olabilmektedir. Özellikle bazı Fransız otomobillerde LPG sıralı sistem dönüşümlerinde problemler çıkarabilmektedir.

Mevcut dönüşüm yerlerinde LPG dönüşümü ne kadar başarılı uygulanabilir?
Öncelikle dönüşümler yetkili servislerde yaptırılmalıdır. Ancak yetkili servisler ne kadar yetkili!  Ben de eskiden sektörde bulunan bir kişi olarak yaşanan bazı olumsuzluklara bizzat şahit olmuştum. Aslında temel sorun yapılan işin ne kadar ehemmiyetli olduğunun göz ardı edilmesi. Her şey regülasyonlara uygun parça kullanmak ve regülasyonlara uygun montajdan geçiyor. Sektörde çalışırken verdiğim eğitimlerde LPG dönüşüm servislerine “Lütfen güvenli bir sistemi kullandığınız yapı parçaları ve yaptığınız montajla güvensiz duruma getirmeyiniz. Çünkü siz can taşıyan bir araca dönüşüm yapıyorsunuz”derdim. Bu cümleyi özellikle vicdanları harekete geçirmek için söylerdim. Ayrıca MMOnın yetkili kontrol merkezlerinin “LPGli araç kontrol formundaki”tüm yazılanların uygulanıp uygulanmadığını sıkı bir şekilde denetlemesi gerekir.

Yerli LPG dönüşün kitleri ile yabancı kitler arasında kalite ve performans ta ne tür farklılıklar vardır?
Bir LPG dönüşümü ve dönüşüm sistemi şu kriterler göz önüne alınarak değerlendirilebilir. Kapsamlı dönüşüm mantalitesi, dönüşüm maliyeti, satış sonrası hizmetlere yönelik olarak servis sayısı, yedek parça tedarik süresi ve fiyatı, sistemin yapı parçalarının ekonomik ömrü ve güvenirliğidir. Bu kriterlere göre yabancı LPG dönüşüm sistemlerinin, yerlilere göre hem artıları hem de eksileri vardır. Dönüşümün maliyeti, satış sonrası hizmetler, yedek parça tedariki ve ucuzluğu açısından yerli tercihi doğru bir tercihtir. Ayrıca yerli işletmelerin desteklenmesi de gerekir. Ancak yabancı üreticilere de haksızlık edemem. Çünkü biz “LPG dönüşüm kitlerinin imalatını yabancı firmalardan”öğrendik dememiz çok abartılı bir yaklaşım değildir. Bu firmalar içerisinde İtalyan ve Hollanda menşeli firmaların ürünleri var. Yeri gelmişken şunu da belirtmek isterim genellikle İtalyan firmaların LPG kitleri birbirinin taklididir.

LPG dönüşüm kitleri üreten yerliler ne kadar yerli?
Yerlilerin yerliliği tartışılabilir. Çünkü bazı firmalar derleme ürün satarken bazısı da taklide dayalı ürün geliştiriyor. Ancak Türkiyede bu günlerde daha ciddi Ar&Ge faaliyetlerinin yürütüldüğünü de söyleyebilirim.

Hangi LPG dönüşüm sistemler daha performanslıdır?
Tabii ki Hollanda ve İtalyan sistemlerin köklü bir gelenekleri var. Bundan dolayı sistemleri daha az problem çıkarmaktadır.

İyi bir LPG dönüşümü ne kadar ekonomiklik sağlar?
İyi bir LPG dönüşümü ile aracınızı mevcut durumundan % 35-40 daha ekonomik kullanabilirsiniz.

LPGnin sıkıştırma oranı nedir?
LPGnin oktan sayısı benzinden daha büyüktür. Benzinli motorların sıkıştırma oranı maksimum 11 iken, LPGye dönüştürülmüş benzinli motorların ise 11 ile 13 arasında olabilir. Böylece sıkıştırma oranı yükseltilmiş LPGli bir motordan, benzinli bir motora göre daha büyük bir termik verim elde edilebilir.

Ülkemizde hangi LPG dönüşüm firmaları vardır?
Yerli ve yabancı markalar mevcut. Özellikle ülkemizde LPG dönüşümünde; Hollanda menşeli sistemler (Teleflexgfi ve Prins), İtalyan menşeli sistemler (BRC, Tartarini, Landi, Lovato, Romano, Zavoli) ve yerli olarak da Voltran, Baykan, Aldesa, Atiker ve Fema öne çıkmıştır.

LPG dönüşümü araçta teknik bir arızaya yol açar mı?
Regülasyonlara uygun dönüştürülmüş ve bakımları düzenli olarak yapılmış bir LPG sisteminin teknik bir arızaya sebep olma olasılığı çok düşüktür. Ancak motor performansında bir miktar düşmeye sebep olur.

Hangi koşullar altında LPG dönüşüm tercihi ekonomik olur?
Yılda yaklaşık olarak 15.000 ile 20.000 km arasında yol yapıyorsanız dizel ya da LPGye dönüştürülmüş benzinli bir araç tercih etmeniz makuldür. İyi bir LPG dönüşümü ile LPGnin benzinden ucuz olmasından kaynaklanan yaklaşık % 35-40 arasında bir ekonomiklik sağlanabilir. Bu dönüşüm aynı zamanda otomobilin daha çevreci olmasını sağlayacaktır.

LPGnin otomobile zararı var mıdır?
Türkiyede enjeksiyonlu araçlara LPG uygulamalarının ilk dönemlerinde bilinçsiz dönüşümler neticesinde motora uzun vadede kalıcı zarar verebilecek dönüşümler yapıldı. Örneğin motor kontrol lambasının devre dışı bırakılması gibi. Ancak bugün ECE R67-01e uygun LPG dönüşümlerini, hem ekonomik hem de çevreci bir araç kullanımı için tavsiye ederim. LPG uygulanan araçlarda benzinli kullanıma göre performanstan bir miktar ödün verilir ve supaplar benzinli modele göre biraz daha kuru çalışır. Ancak motorun ekonomik ömrü açısından olaya yaklaşıldığında çok ciddi bir problem oluşturacağını düşünmüyorum. LPG sistemi aracınıza regülasyonlara uygun şekilde monte edilirse güvenlikten ödün vermeden hem ekonomik hem de çevreci bir otomobil kullanma avantajını elde edilebilir.

LPG sistemini daha güvenli kılacak unsurlar nelerdir?
LPG dönüşüm sistemleri doğru malzeme (ECE R67-01e uygun), doğru montaj ve kullanım sırasında zamanında yapılan periyodik bakımlar ile kullanıldığında güvenli bir sistemdir.

LPG tanklarının değiştirilmesinde nelere dikkat edilmelidir?
1999 yılında dönüşümü yapılmış otomobillerdeki LPG tanklarının 10 yıllık kullanım süresi dolduğundan değiştirilmesi gerekir. Değiştirilmeyen LPG tankları da güvenliği tehdit eden unsurdur. Taktırılan kitlerde ECE R 67-01 Avrupa Güvenlik Sertifikası olma zorunluluğu vardır.

LPG tankları ne zaman değiştirilmelidir?
LPG tanklarının 10 yıllık kullanım süresi vardır. Yani 1999 yılında dönüşümü yapılmış otomobillerdeki LPG tanklarının 10 yıllık kullanım süresi dolduğundan 2009 yılında takılan ayda değiştirilmelidir.

Neden LPG uygulaması?
Araçlara sonradan takılan sistem ve donanımlar açısından LPG uygulamasının geleneği daha kabul edilebilir ve daha yaygındır. LPG dönüşümleri performans anlayışının ve arayışının bir gereği değildir. Aksine aracı ekonomik ve çevreci kullanım amacının bir uzantısıdır. Artan benzin fiyatlarına karşın, daha ekonomik olan LPG dönüşüm seçeneği düşünülmelidir. Ancak bu dönüşüm aracın performansından bir miktar ödün vermeyi de beraberinde getirir.

Gerçekten LPGli araçlar soğuk havalarda daha güç mü çalışır?
Sıralı LPG sistemi uygulanmış araçlar, normalde benzinle çalışır ve motor sıcaklığı yaklaşık 30 oCye ulaştığında motor LPGli çalışma moduna geçer. Aracın soğuk koşullarda kullanılması durumunda motor, LPGli kullanım moduna daha geç geçer. Çünkü motorun ısınması biraz daha uzun sürer. Bazen LPG enjektörlerinin yapısallığından kaynaklanan geç çalışma problemleri de olabilir.

LPGnin tutuşmasını etkileyen parametreler nelerdir?
LPG genel olarak bütan ve propandan oluşur. Bu oluşumun yüzdesi LPGnin tutuşmasını etkiler. Bu amaçla LPGnin soğuk havalardaki buharlaşma sorununun aşılması için LPG içeriğinde bulunan propan oranı yükseltilir. Türkiyedeki LPG yaklaşık %70 bütan ve  %30 propandan oluşur. DIN 51621 standardına göre ise, LPG yaklaşık %10 bütan ve  %90 propandan oluşmaktadır. LPG içeriğinde bulunan Propan, düşük sıcaklıklarda rahatlıkla buharlaşabildiği için sıvı fazdan gaz fazına kolaylıkla geçebilir. LPG için normal sıcaklıklarda %25-30 Propan oranı yeterli olurken, kış mevsimine özel olarak propan oranının %50 seviyelerine yükseltilmesi ile buharlaşabilme özelliğinden faydalanarak LPGnin soğuk hava koşullarında da yüksek performans verebilmesi sağlanır. Bu uygulama ile soğuk havalarda ilk çalıştırmada yaşanan sorunlar ve motor rölantide çalışırken ortaya çıkabilecek yakıt odaklı titreşimlerin de önüne geçilmiş olur.

Motorlara Sıvı LPG enjeksiyonu uygulayan firmalar var mı?
Vialle alternatif yakıt sistemleri üreticisi, FSI motorlara sıvı propan enjeksiyonu (LGi – liquid propane injection) üzerine çalışmalar yapmaktadır. Vialli, FSI-LPi dönüşümü için LPE7 teknolojisini geliştirmekte ve edindiğim bilgilere göre test denemeleri yapmaktadır. Test sonuçlarının ümit verici olduğu ve yakın bir gelecekte dönüşüm sisteminin uygulanacağı üzerinde açıklamalar mevcut.

Dizel motorlara LPG uygulanabilir mi?
Dizel motorlarda gaz fazında LPG kullanımı ile homojen bir karışım elde edilebilir. Dolayısıyla yanma verimini arttırabilir. Yanma veriminin yükselmesi yanma basınçlarının artmasına sebep olur. Yanma basınçları artışı sıcaklıkları arttıracağından dolayı motorun egzoz emisyonlarındaki is ve hidrokarbonlar (HC) azalır. Ancak yüksek yanma odası sıcaklıkları egzoz gazlarındaki azot oksitlerin (NOx) artmasına neden olur. Uzun vadede motorun yanma odasındaki yüksek sıcaklıklar, piston kafalarında ve supaplarda yapısal bozukluklara (ergimeye) yol açabilir. Dizel motorlara sonradan bu tür uygulamaların yapılması fayda/maliyet açısından cazip değildir.

Hava soğutmalı motorlara LPG dönüşümü yapılabilir mi?
LPG dönüşüm sistemlerinde, LPG tanktan gelen sıvının basıncının düşürülerek gazlaştırılması/buharlaştırılması gerekmektedir.  LPGnin sıvı halden gaz haline geçmesini ve atmosferik değerlerde tutulmasını sağlayan bir buharlaştırıcıya gereksinim vardır. Böylece gaz, motor tarafından emilebilir. Cihaza komut sürücü mahallindeki elektronik yakıt seçici anahtardan gelir. Buharlaştırıcı iki bölümden oluşur. Birinci bölümde su soğutmalı motora sahip olan aracın soğutma suyundaki ısıdan faydalanarak LPG sıvı halden gaz haline dönüştürülmekte ve LPG sabit basınç altında ikinci kademeye ulaştırılmaktadır. Basınç ve debi bir meme, diyafram, yay ve elektro valf kombinasyonu ile ayarlanmaktadır. Bu cihaz dik pozisyonda ve aracın gidiş yönüne paralel olarak monte edilmektedir.

Hava soğutmalı motorlara sahip olan araçlarda LPG dönüşümünde, LPGnin sıvı halden gaz haline dönüştürülmesi nasıl yapılır?
Üç yöntemle olabilir. Bunlar; su ısıtmalı, egzoz gazı ve motor yağı ile ısıtmalı tip buharlaştırıcı uygulamalarıdır. Su ısıtmalı buharlaştırıcı da, buharlaştırıcının beslenmesi için egzoz sisteminin etrafından sarılmış çelik ya da bakır boruda suyun ısıtılması sağlanır. Sistemde, mekanik ya da elektronik su pompası olabileceği gibi su pompası olmayabilirde. Hava soğutmalı motorlardaki LPG uygulamasında buharlaştırıcı probleminin en pratik çözümü bu şekilde yapılabilir. İkinci yöntem ise egzoz gazı ısıtmalı buharlaştırıcı uygulamasıdır. Bu tip buharlaştırıcı en verimli tiptir. Çünkü motor çalıştıktan hemen sonra egzoz ısınır. Ancak Avrupa normları bu tip bir uygulamaya müsaade etmemektedir. Buna rağmen bazı ülkelerde hala yerel uygulamalar söz konusu. Üçüncü olarak yağ ile ısıtmalı tip buharlaştırıcıların kullanılabilmesi. Bu tip buharlaştırıcılarda, buharlaştırıcı motorun yağ pompası tarafından basınçlı yağ ile beslenir. Ancak yağ borusunda herhangi kırılma, aşınma ve yerinden çıkma gibi durumlarda yağ basınç lambası yanmadan önce motorun yağı boşalabilir ve yağsızlıktan motorda ergime, yatak sarması ve kazınma olabilir. Bu buharlaştırıcının bir başka dezavantajı ise Avrupa Birliği onaylı yağ beslemeli buharlaştırıcıların çok az ya da hiç olmamış olması. Bu tip buharlaştırıcılar için, bazı motorlarda yağ basıncı değişimlerinin çok büyük olması da problem teşkil edebilir.

LPGli motorlarda kullanılan yağın ömrü uzun mudur? Neden?
LPGli motorlarda yağın ömrü daha uzun olur. Bunun temel nedeni LPGnin benzinden daha küçük hidrokarbonlardan (HC) oluşmasıdır. Kabaca LPGnin yağı bozma özelliği benzinden daha geç olur. Bu durum yağlamanın niteliğini arttırır. Bu açıklamayı şu şekilde de yapabiliriz. Aynı yağ ve aynı motor için kat edilmiş aynı kilometrede, benzinli kullanımda yağın viskozitesinin (Viskozite, sıvıların akmaya karşı direncini gösteren bir terimdir. Kalın bir yağın viskozitesi, ince bir yağın viskozitesinden daha fazladır.) LPGli kullanımdan daha düşük olacağı anlamı çıkarılabilir. Bu ifadeyi göreceli olarak uygulamaya döktüğümüzde benzinli motorlarda daha büyük viskoziteli yağın kullanılması gerekir.

Genel olarak LPG kiti üreticileri kitlerine kaç yıl garanti vermektedir?
LPG kiti üreticileri kitlerine genel olarak 2 ile 3 yıl ya da 80.000 km garanti vermektedir. LPG dönüşümü yapılmış benzinli Hyundai modellerine, Hyundai güvencesiyle 5 yıl/100.000 km mekanik garantisi veriliyor olması müşteriler için oldukça caziptir bir uygulamadır.

Gasotronic sistemi %15lik tasarruf sağlayabilir mi?
Gasotronic EcoCAN DIS III sistemi, motora doldurulacak LPG miktarının en iyi şekilde hesaplanmasına dayanır. Gasotronic sistem, birlikte teslim edilen yazılım aracılığıyla her motora uyarlanır. En uygun LPG miktarı, motorun yük durumuna bağlı olarak sürekli hesaplanıp motora doldurulur. Gasotronic hesap için gerekli bilgileri, CAN Bus üzerinden taşıtın motor kumanda donanımından alır. Böylece LPG donanımının kumandası sağlanır. Gasotronic sistemi, ayrı bir kumanda cihazı ile ayarlanır. Bu ayar için ana değişkenler; devir sayısı, turbo basıncı, koyulan mazot miktarı, gaz pedalı konumu, dönme anı ve motor suyu sıcaklık bilgileridir. Her zaman en uygun LPG miktarının ayarlanabilmesi ve sorunsuz bir çalıştırma için kumanda cihazında bazı özel değişkenler bulunmaktadır. Yakıt donanımı, ancak su harareti buharlaştırıcının sorunsuz çalışmasına imkan veriyorsa işlemeye başlar. Yakıt deposu boşaldığında yakıt donanımı otomatik olarak kapanır. Turbo basıncı, öngörülen değerin altına düştüğünde donanım, yakıt doldurmayı durdurur. Böylece yalnız gerektiğinde yakıt doldurulması temin edilmektedir. LPG deposu boş iken, aracın kullanılmasında hiçbir sorun yaşamadan mazot ile yola devam edilebilmektedir. Gelelim sistemin getirdiği avantajlara. Gasotronic® sisteminin, yakıt giderlerini %15 ile %25 oranında azalttığı ve çevreye daha az zararlar verildiği belirtilmektedir. Bu iddiaları teknik açıdan yorumlamaya çalışalım. Dizel motorlarda gaz fazında LPG kullanımı ile homojen bir karışım elde edilebilir. Dolayısıyla bu durum yanma verimini arttırabilir. Yanma veriminin yükselmesi yanma basınçlarının artmasını beraberinde getirir. Yanma basınçları artışı, sıcaklıkları arttıracağından dolayı motorun egzoz emisyonlarındaki is ve hidrokarbonlar (HC) azalır. Ancak yüksek yanma odası sıcaklıkları egzoz gazlarındaki azot oksitlerin (NOx) artmasına neden olur. Uzun vadede motorun yanma odasındaki yüksek sıcaklıklar, piston kafalarında ve supaplarda yapısal bozukluklara (ergimeye) yol açabilir. Gasotronic sistemin dizel motorlara uygulanması için yapılacak harcamanın, motorun performansında ve yakıt ekonomisinde oluşturacağı sınırlı faydalardan dolayı cazip olmadığını söyleyebilirim.

LPGnin alternatif yakıtlar içerisinde en çevrecisi olduğu doğru mudur?
LPGnin genel olarak benzine ve dizele göre çevreci olduğunu söylemek yanlış olmaz. Ancak kriterleri belirtmeksizin alternatif yakıtların en çevrecisi olduğu söylemek biraz yanlış bir ifade olur. Benzin, dizel, doğalgaz (CNG) ve LPGyi; karbonmonoksit (CO), hidrokarbonlar (HC), azotoksitler (NOx), partikül ve sera etkisi açısından kıyaslamak bizi doğru yargıya götürecektir. CO emisyonu açısından en çevreci yakıt doğalgazdır. Arkasından dizel gelir. HC emisyonları bakımından ise bu dört yakıtın en çevrecisi dizeldir. Dizeli, LPG takip etmektedir. Ayrıca LPG hem partikül hem de NOx emisyonları açısından da liderliğini sürdürüyor. CNG ise, çevreye sera etkisi açısından diğer yakıtlardan daha az zarar vermektedir. Durum bundan ibarettir.

Benzin, LPG ve CNGnin kalorifik bazda karşılaştırmasını yapabilir misiniz?
1 kg doğal gaz, 1.56 litre benzine ve 1 m³ doğal gaz ise 1.1 litre benzine denk gelmektedir.  Bir araç 1 litre benzinle 12 km gidiyorsa 1 m3 doğal gazla 13.2 km gitmektedir. Ya da 1 litre benzinle 12 km gidebiliyorsa 1 kg doğal gazla 18.7 km yol gitmektedir. 1 kg doğal gaz 216 bar basınçta 15 OC sıkıştırılır ve yaklaşık 5.89 litrelik hacme sahiptir. Bir otomobilin 100 km yol için tüketim miktarları, 8.50 litre benzin, 7.72 m3 CNG, 7.72 litre motorin ve 10.0 litre LPG tüketmektedir. Doğal gaz m3 veya kg olarak iki şekilde ölçülür.
Not: 95 oktan benzinin litresi (1.34 Euro), eurodizelin (1.1 Euro), LPGnin (0.74 Euro) ve CNGnin ise (0.77 Euro) dur [Mayıs, 2009].

LPGli araçlar neden ayda bir benzinle çalıştırılmalıdır?
Bu yöntemle hem benzin sisteminin sağlıklı çalışması sağlanmış ve ünite test edilmiş olur hem de normalde benzin kadar yağlayıcı olmayan LPGnin bu olumsuz özelliği kısmen telafi edilmiş olur. Ayrıca bu uygulama motorun ekonomik ömrünün uzamasına katkı sağlar.

LPGli araçlarda neden benzin deposunda bir miktar benzin bulundurulmalıdır?
Benzin pompasının bozulmasını önlemek ve arada bir aracın benzinle çalıştırılabilmesi için. Ayrıca LPG sıralı sistem uygulanan araçlarda genellikle araç benzinle çalıştırılır ve motor sıcaklığı belli bir dereceye ulaşınca sistem otomatik LPGli çalışmaya geçer.

LPGli araçlarda performans kaybı yaşanır mı?
Araçların yakıt deposu litre olarak doldurulmaktadır. Bundan dolayı enerji yoğunluğunun MJ/kg (megajoule/kilogram) yerine MJ/l (megajoule/litre) olarak ifade edilmesi daha doğru bir yaklaşımdır. Hacimsel olarak benzinin enerji yoğunluğu 31,2 MJ/l iken, LPGninki ise 24,2 MJ/ldir. Bu durum aynı motor için aynı sıkıştırma oranında benzinli motorun LPGli motordan daha fazla güç üretmesi anlamına gelir. LPGli motorun benzinli bir motorla aynı performansı sağlamasının yöntemi göreceli olarak daha fazla LPG tüketmesidir. Peki LPG dönüşümü aracın performansını nasıl etkiler? LPGye dönüştürülmüş araçlarda performanstan bir miktar ödün verilmektedir. Ancak bu çok ciddi bir düzeyde değildir.

Yasal Uyarı: Bu belge ve bilginin tamamı özgündür. Farklı ad altında, değiştirilerek, tahrifat yapılarak ve tümü tek bir yayında kullanılamaz. Kullanılması kısmen ve kaynak gösterilerek mümkündür.

Dr. Abdullah DEMİR

1973 yılında Trabzon’da doğdu. İlk, orta ve liseyi Trabzon’da tamamladı. 1992 yılında Marmara Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi Makine Eğitimi Bölümünü kazandı. 1996 yılında Otomotiv Öğretmeni olarak mezun oldu. 1999 yılında yüksek lisansını tamamladı. 1997-2000 yılları arasında Marmara Üniversitesinde Araştırma Görevlisi olarak çalıştı. 2009 yılında Kocaeli Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsünde “Fren Disklerine Uygulanan Kaplamaların Frenleme Performansına Etkisinin Deneysel İncelenmesi” konulu tez çalışmasıyla doktor oldu. Demir, İBB - İstanbul Otopark İşletmeleri (İSPARK) AŞ’de sırasıyla, Teknik İşler Şefi, İşletmeler Müdürü, Etüt Plan ve Proje Müdürü, Etüt ve Planlama Müdürü olarak çalıştı. 2011 yılında Marmara Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümü’nde Yardımcı Doçent olarak göreve başladı. Başta otomotiv olmak üzere, güç aktarma organları, alternatif yakıtlar, ulaşım ve otopark yönetimi alanlarında ulusal ve uluslararası dergilerde, kongre ve sempozyumlarda yayımlanmış makale çalışmaları bulunmaktadır. Ayrıca “Güç Aktarma Organları”, “Otopark Uygulamalarında Teknoloji, Çevre ve Emniyet Faktörleri”, 40 bin kelimelik “Otomotiv ve Temel Teknik Bilimler Sözlüğü”, 11 bin kelimelik “Sistem Sistem Otomotiv Teknik Terimler ve Terminolojiler Sözlüğü”, 2500 kelimelik “Otopark Endüstrisi Sözlüğü” gibi yayınları da bulunmaktadır. www.otoguncel.com web sitesinin editörlüklerini yürüten ve wushu spor dalında uluslararası hakem olan Demir, evli ve iki çocuk babasıdır.

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir