İnsanlık Hali Deyip Geçmeyin!

Müdire hanım temizlik görevlisini odasına çağırır ve sorar,

–          Anlat bakalım, nasıl oldu?

–          Vallahi benim bir suçum yok, ben yerleri silmiştim, daha yeniydi. Öğrenci önüne bakmamış, dikkat etmemiş, ayağı kayıp, hooop düşüvermiş.

–          Ne demek dikkat etmemiş canım? O dikkat etmeyecek, sen dikkat edeceksin. Önlem alacaksın. Hem sen ıslak zemin tabelası koymuş muydun bakim?

–          İnsanlık hali müdire hanım, unutmuşum işte.

–          Yıkıl karşımdan, gözüm görmesin seni.

Bu senaryo bir TV dizisinden [1] alıntıdır. Olaya şöyle bir bakarsak; siz yerleri silip ıslak zemin tabelası koymayın sonra da “ hatadır, insanlık hali” deyip kenara çekilin. Profesyonel değilim diyemiyorsunuz da insanlık hali diyorsunuz, olacak şey değil.

***

Her alanda ve sektörde kabul edilebilir referanslar vardır. Bu referanslar içerisinde artı veya eksi değerler olabilir ama bu referans değerlerinin dışına çıkıldığında hemen bir iyileştirme gerekliliği doğar.

***

Yıllar önce bir Amerikan filminden hayatımıza yansıyan üç kelime vardır; iyi, kötü, çirkin…

Merak ettiniz mi hiç, neden “iyi, kötü, çirkin” demişler de “iyi, kötü ve iyimser” dememişler. Muhtemelen iyimserin karşılığını bulamamışlardır diye düşünüyorum.

Belki de iyimser Türklere has bir şey olabilir. Bir araştırmak lazım.

***

İş dünyasında çalışanların performansları iyi veya kötü olarak ayrılabilir. Bir de ortalama performanslar [2] vardır ki bunlar sayısı oldukça fazla bir kesimdir ve çalıştıkları işyerlerinin felaketini hazırlamaktadırlar. Neden böyle söylüyorsun derseniz, size şöyle izah edeyim; şimdi işyerinizdeki personellerinizi bir gözden geçirin ve iyi performans gösterenleri bir kenara ayırın. Ne yaparsınız? Bunlarla çalışmaya devam edersiniz değil mi? Ama “Her zaman daha iyisi vardır” lafı da unutulmamalı.

Kötülerle de yolunuzu ayırırsınız muhtemelen. Fazla yoruma gerek yok.

Gelelim orta performans gösteren personelinize; bunlarla ne yapacağınızı bilemezsiniz. Birçoğu uzun yıllardır sizinle çalışmakta ve ne ileriye ne de geriye gidememektedir. Size bağlılığından eminsinizdir, çoğu güvenilir elemanlardır. Arkadaşları ile uyumu iyidir, hiç geç kalmazlar, ne iş verseniz hayır demezler, birçoğunun evliliğine, çocuk sahibi olmalarına, ev-araba almak gibi sevinçlerine de ortaklık etmişsinizdir belki de. Bunlar hedeflerinin yarısından biraz fazlasını gerçekleştirirler. Evet, hepsi de iyi ve güzel insanlardır ama hepsi de bu meziyetlerin sadece bir tanesine hadi bilemediniz ikisine sahiptirler. Ne uzar ne de kısalırlar. Atsanız atılmazlar, satsanız satılmazlar. Boşa koysan dolmaz, doluya koysan almaz hesabı bir türlü istediğiniz seviyeye getiremezsiniz. Bazen kendinizle inatlaşırsınız, “Yok! Ben bunu adam edeceğim” dersiniz, bazen umutlanırsınız; birkaç ay biraz daha iyi performans gösterirler ve tamam oldu bu iş dersiniz. Sonra tıpkı balon gibi sönüverirler. Aynen sizin hayalleriniz gibi.

Peki, ne yapacağız bu orta performanslılarla?..

Her şeyden önce bir süre ve bir hedef belirlenmeli, oldu oldu olmadı good bye. Düşünce iyi ama uygulama bu kadar basit mi? Türk insanı duygusaldır. İlk başta sizin için zor olabilir ama bir yerden de başlamak lazım. Eğer ki onlarla birlikte yaşamaya çalışırsanız, önce vasat olmaktan kurtulamazsınız, sonrasında da yavaşça eriyip yok olursunuz. Zira günümüz iş dünyasında bırakın geriye düşenleri, yerinde sayanlar bile yok olup gitmeye mahkûmdurlar.

***

Yıllardır “İnsanın olduğu yerde hata vardır”, “Bir yerde hata yoksa orada iş yapılmıyor demektir“ gibi sözlerle insan-iş-hata arasında bir bağ kurulmaya çalışılmıştır. Hatta “hatsız kul olmaz” diye şarkı bile yazılmıştır. Elbette ki hatalar olabilir ama bunların çoğunu profesyonelleşerek bertaraf edebilirsiniz. Nedir bu profesyonellik derseniz?

  • Hazırlık yapmak (araştırmak)
  • Kurallar belirlemek ve bu kurallara göre hareket etmek
  • Raporlama yapmak (geri bildirim)

Tüm bunlar sizin farkındalık yaratan, yol gösteren, harekete geçiren, motive edici, etkileyici ve yaptıklarıyla iz bırakan bir şirket olma yolunda hızınızı artıracak, yolunuzu kısaltacaktır.

İnsanlık hali deyip geçmeyin. Artık iş ve bilim dünyası iç içe olmak zorundadır. Hataya yer bırakmayacak şekilde; bir yandan gelişen teknolojiye adapte olurken diğer yandan her işi kitabına göre uygulamalısınız.

İnsan her gün yaptığı şeyi unutabilir mi? Alışkanlıklarınızı iş kurallarınızla pekiştirmeniz gerekir. Bu sebepledir ki istikrarlı davranmalı, kaynakları verimli kullanmalı, sistemli ve metotlu hareket etmelisiniz. Profesyonelliğiniz bunu gerektirir.

[1]Dizi: Pis Yedili

[2] u2 danışmanlık eğitim notları

H. Hüseyin YAYLA

Hüseyin Yayla Kimdir?

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

12 Cevaplar

  1. Gökhan dedi ki:

    Son zamanlarda sıkça kullanılan bir laf var; herkes 3 kişilik çalışacak. İyi de kardeşim profesyonellik bunun neresinde? ancak amatörler her işi yapar, profesyonellerin görev tanımı vardır onu yapar.

  2. Hakan dedi ki:

    Kabul, kötüyü yolla ama iyinin de hakkını ver. hakkını ver ki motivasyon düşmesin, motivasyon düşmesin ki verimlilik düşmesin, verimlilik düşmesin ki karlılık düşmesin, hepsi birbirine bağımlı.

  3. Gülseren dedi ki:

    Sorun Profesyonelliğin ne olduğunu kavrayamamak..
    Arada kalan uzayıp kısalmayanlar kişiler esas kurumu aşağı çekmekte..
    Kurumun başındakiler de önemli…bazen çok değerli insanları kişisel kaprisleri uğruna harcayabiliyor..

  4. İpek Pekmezci dedi ki:

    Profesyonelim deyip ortaya çıkan kaç insan ya da sirket acaba profesyonel? Herşey bence lafta kalıyor.

  5. Elif dedi ki:

    Hem çalışır hem öğrenir prensibinden vazgeçmesi lazım patronların. Bu stajyerlik durumunda geçerlidir. çalışanlarını gerçek profesyoneller arasından seçmeye başladıklarında referans değerleri otomatik olarak yukarıya çekilecektir. Başka türlü prim yapmadıklarını gördüklerinde insanlar da kendilerini geliştirmeye başlayacaklardır.

  6. Betül Mutlu dedi ki:

    Ağzınıza sağlık.Umarım bu konuda sizin gibi düşünebilen, bilinçli çalışanların sayısı giderek artar..

  7. Betül Mutlu dedi ki:

    Ağzınıza sağlık.Umarım bu konuda sizin gibi düşünebilen, bilinçli çalışanların sayısı giderek artar.

  8. Erkan dedi ki:

    Hüseyin bey; Yazınızı zevkle okudum, aynı güzellikte bir birinden güzel yorumlar.
    Emeğinize sağlık.

  9. Abdülkadir Yeşilyurt dedi ki:

    Bende Gökhan Bey’in yorumuna katılıyorum.
    “Özel sektör çalışanınından profesyonellik bekliyorsa Avrupa’daki ne benzer uygulamaları örnek veriyorsa önce oradaki uygulamalara kendisi uygulayacak…
    mesela dizide ki olayı ve türkiyede ki temizlikçi kadını ele alırsak genelde ücret karşılığı olmaksızın fazla mesai yapıyor buna bağlı olrakta fizyolojik ve psikolojik olarak yorgunluk yaşıyor dolayısıyla yaptığı işe konsantre olamıyor.
    Olması gereken fazladan çalıştığı her bir saat için fazla mesai ücret karşılığı 1.5 katından ödenmeli. bu 1.5 katı ifadesi iş kanununda var diye biliyorum. Türkiye’de fedakarlık hep çalışandan bekleniyor işveren neden birtakım fedakarlıklarda bulunmuyor.

  10. Gökçe dedi ki:

    Abdülkadir beyin yorumuna ben de katılıyorum. Fazla mesaiden dolayı fiziki ve psikolojik yorgunluk sonucu hatalar meydana gelebilir. Öncelikle profesyonel olmak isteyen şirketler standart mesai saatleri uygulamasına geçmelidir. Personelinden saat olarak fazla çalışması yönünde fedakarlık beklemek yerine istediğiniz performansın limitlerini belirleyin. Bunu normal çalışma saatleri içerisinde yapabilecek şekilde belirlemeleri lazım. Bırakın personeliniz az zamanda çok iş yapsın ama karşılığını da mutlaka alsın.

  11. Gülşen dedi ki:

    Hep aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlar almayı bekleyemezsiniz. Performans kritelerinizi belirleyin, zam ve kıdem artışlarınızı performansa göre yapın, işin hakkını istiyorsanız işçinin hakkını verin.

  12. İbrahim dedi ki:

    Patronlarda personeli ucuza çalıştırdığını ve asli görevinden fazlasını yaptırdığını aynı zamanda da ücretsiz fazla mesai yaptırdıklarını biliyorlar. Bu sebeple bazı hataları görmezden geliyorlar. Böylelikle de “insanlık hali” örneklerine sıkça rastlayabiliyoruz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir