Çekirge Hesabı

Osman’ı hepiniz tanıyorsunuzdur. Hani şu bizim çaylak, heyecanlı ve sabırsız Osman’ı…

Geçen hafta Osman’ın başından geçen bir hikâyeyi anlatmıştık. Çok sayıda telefon ve mesaj aldık. Herkes çok beğenmiş, biz de Osman’ın maceralarına devam edelim dedik. Hadi hayırlısı…

***

Osman dükkânda otururken içeriye tanıdık bir yüz girer. Hoş geldin, beş gittin derken ilk görüşte çıkaramadığı kişinin daha önceden araç sattığı bir müşterisi olduğunu anımsar.

Müşterisi eski aracını getirmiş yerine yenisini alacaktır. Al aşağı ver yukarı derken fiyatlarda anlaşma sağlanır. Buraya kadar her şey normal. Bakalım bundan sonra neler oluyor?

***

Müşterinin takasta kullanacağı eski araç üzerindeki banka kredisi devam ediyor, önce bunun kapanması lazım. İyi de krediyi kapatmak için gerekli nakit para müşteride yok. Ne yapmak lazım derken müşteri Osman’a işi öğretiyor:

–            Yeni alacağım aracın kasko değeri ne kadar?

Osman, bir yandan içinden “Ne alaka şimdi kasko değeri?” diye hızla düşünürken bir yandan da cevap vermeye çalışır,

–            35.000 TL civarında olduğunu sanıyorum ama çok lazımsa internetten bakabiliriz. Google’da “Kasko değer listesi” diye yazınca çıkar karşımıza.

–            Size zahmet bir bakalım o zaman.

–            Yalnız ben araca fatura keseceğim. Bankalar fatura değerine bakabilir, sonradan bir sorun çıkmasın. Önce bankayla görüşseydik.

–            Gerek yok, ben görüştüm. Banka kasko değerinin %80’ine kredi verecek.

Osman’ın aklı pek yatmasa da ikna olur. İşlemlere başlanır. Ne de olsa adam eski müşterisi; ne kötülük gelebilir ki?

***

Aslında olayın özeti şu şekildedir:

Müşteri yüksek miktarda kredi alarak eski aracının kredi borcunu ödeyecek, kalan parayla da iki araç arasındaki farkı ödeyip hesabı kapatacaktır.

Osman bir taraftan kafasının içerisindeki şüpheleri dağıtıp kendini rahatlatmaya çalışırken bir taraftan da işlemlere devam eder. Yine de “Keşke müşteri eski aracın üzerindeki kredi borcunu kapatıp öyle gelseydi” diye düşünmeden edemez.

Bankaya yeni aracın ruhsat bilgileri ve müşteri kredi evrakları gönderilir. Talep edilen kredi miktarı ve vade süresi bildirilir. Kredi onaylanır, banka yeni sistemler gereği ekranlardan aracın üzerine ön rehin koyar. Osman, müşteri ile birlikte notere gider ve yeni aracın devrini müşteri adına verirler.

Bundan sonraki adımlarda noter satışı, geçici belge, kasko poliçesi bankaya gidecek, banka tüm evrakların eksiksiz olduğuna kanaat getirince parayı Osman’ın hesabına geçecektir.

Daha sonra Osman hesabına geçen paranın gereken kısmını müşteriye verecek ve müşteri eski araç üzerindeki kredi borcunu kapatacaktır. Bankadan rehin kaldırma belgesi alınacak, noterde onaylatılıp emniyetten kaydı yapılacak ve aracın devri müşteri tarafından Osman’a verilecektir.

Kalan parayla iki araç arasındaki fark kapanacak ve herkes yoluna gidecektir. Fakat tüm bu olaylar yaşanırken diğer taraftan birçok riski de içerisinde barındırmaktadır.

Senaryo 1. Müşteri yeni aracın devrini alır, bankaya karşı yükümlülüklerini (imza, talimat, kasko… v.b.) yerine getirmez, banka parayı Osman’a ödemez, müşteri hem yeni aracı alır gider hem de eski aracı kendi üzerinde kalır. Sonuç; Osman dolandırılmış ve bir aracını kaybetmiştir.

Senaryo 2.  Müşteri yeni aracın devrini üzerine alır. Çekilen kredi miktarı kasko değerinin % 80’ine göre hesaplanmıştır. Fatura değeri baz alındığında ödenmesi gereken miktar daha az olduğu için banka krediyi iptal eder ve Osman’a ödeme yapmaz. Yeni araç müşteri adına olduğundan ya müşteri aracı geri verecek veyahut parasını ödeyecektir. Sonuç; Osman aracını kaybetmekle karşı karşıyadır. Tüm inisiyatif müşterinin elindedir.

Senaryo 3. Müşteri yeni aracın devrini üzerine alır. Bankaya karşı tüm yükümlülüklerini yerine getirir, banka parayı Osman’a öder, Osman eski aracın kredisini kapatır, müşteri takas aracın devrini vermez, iki aracı da alır gider. Sonuç; Osman az da olsa bir kayıp yaşamıştır. Bu da onun kulağına küpe olur!..

Senaryo 4. Müşteri yeni aracın devrini üzerine alır. Bankaya karşı tüm yükümlülüklerini yerine getirir, banka parayı Osman’a öder, Osman eski aracın kredisini kapatır, devrini üzerine alır, kalan para iki araç arasındaki farkı kapatır. Sonuç; “mutlu son”. Osman müşterisini uğurlar, işine devam eder.

***

Annesi Osman’ı “Kadir Gecesi” doğurmuş herhalde… Osman’ın işleri bugüne kadar hep yolunda gitti. Siz de Osman kadar şanslıysanız sizin de hikâyeniz mutlu son ile biter.

Ama unutmayalım ki literatürde şöyle de bir atasözü var;

“ Çekirge bir sıçrar, iki sıçrar…”

H. Hüseyin YAYLA

Hüseyin Yayla Kimdir?

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

6 Cevaplar

  1. M.A.Kara dedi ki:

    Güzel günler,:)

  2. Gökhan dedi ki:

    Benim de yazdıklarınz kulağıma küpe oluyor..Teşekkürler…

  3. Gülseren dedi ki:

    Genelde bizim ülkede birçok kişi işini döndürmek için böyle hukuksal risk almak zorunda kalıyor…
    Malesef birçoğmuz kredi ve kredi kartlarıyla yaşıyoruz. Alış-verişte risk alınmazsa iş dönmüyor..Ne diyelim, çekirge sıçramaya devam etsin inşallah:))
    Bol şsns…!

  4. H. Hüseyin Yayla dedi ki:

    Tam isabet Gülseren…:) Hani ” ben adamın ciğerini okurum ” derler ya, işte bu misal yazının ana fikrini söküp almışsın. Yazdıkların çok doğru, maalesef ki risk alınmadan iş dönmüyor. Hayırlısı…

  5. Remzi Bayrak dedi ki:

    Dışarıdan bakanlar bu mesleği belkide kolay öğrenilecekmiş gibi görebilir faka bu yazıdaki senaryolar sadece bir kısmı,ne kadar önemli ve riskli bir iş olduğunu Hüseyin Bey,vurgulamış kendisine teşekkürederim.

  6. Hakan dedi ki:

    Dışarıdan bakan için kolay olabilir, ama işler göründüğü gibi değil maalesef. Belki de otomobil sektörü çalışanları hak ettikleri yere gelmekte bu yüzden zorlanıyorlar, basit göründüğü için olabilir mi?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir