Bu Kadar Makyaj Neden?

Otomobil üreticileri genellikle yeni bir otomobil ürettikten sonraki beşinci yılda o otomobili makyajlarlar. Yedi yıl sonra da tamamen yenilerler.  İstisnalar olmakla beraber en azından şimdiye kadar bu durum böyleydi. Fakat son zamanlarda kimi otomobil üreticileri (daha ziyade Japon ve Güney Kore’li üreticiler) ürünlerini henüz daha üç yıl geçmeden makyajlıyorlar. Bu makyaj operasyonları, araçlarını yeni satın almış olan müşterilerin pek hoşuna gitmiyor. Otomobil piyasaya yeni model diye lanse edileli henüz iki yıl olmadan o otomobilin makyajlı halinin kamuflajlı fotoğrafları internet sitelerine yansıyor. Hatta otomobilin henüz “yeni model” reklamları bitmeden makyajlı versiyonları satışa çıkıyor. Peki bu durum neden kaynaklanıyor?

Öncelikle yeni bir otomobil her zaman çekici oluyor. Sadece yeni piyasaya çıktığı için tercihini o otomobilden yana kullanan insanların sayısı hiç de az değil. Yeni ve daha önce görülmemiş, tasarımına alışılmamış bir otomobil, trafikte dikkat çekici oluyor. Çevredekilerin meraklı bakışları, park halindeyken aracı incelemeleri, otomobil sahiplerinin hoşuna giden bir durum. İşte bu yüzden kimi otomobil üreticileri otomobillerinin görünümünü taze tutarak satışları diri tutmaya çalışıyor. Ayrıca makyajla birlikte, son teknolojilerini de beklemeden otomobillerine adapte ederek “makyajlı” olmasının verdiği avantajla bu teknolojilerini de bu sayede tanıtmış oluyorlar.

Fakat bu durumun dezavantajları da var. Öncelikle yeni aldığınız otomobilinizin keyfini uzun süre yaşayamadan makyajlı versiyonun trafikte yanınızdan geçmesi moralinizi bozuyor. “Yeni” otomobil sahibi olabilmek için kredi çekmiş olabilirsiniz ve kredisi bitmeden yenisi çıkıyor. Bu durum gerçekten de sinir bozucu. Ayrıca makyajlı versiyon ile beraber insanlardaki “yeni model” algısı, sizin otomobilinizin ikinci el değerini düşürüyor. Tüm bunlar, markanın satışlarını makyajlı versiyonla birlikte kısa süreliğine artırsa bile, orta ve uzun vadede marka prestijini olumsuz yönde etkiliyor. Kısa zaman da tabiri caizse “eskiyecek” bir otomobili ben şahsen almak istemem.

Öte yandan Avrupalı ve daha ziyade Alman otomobil üreticileri de tam ters bir politika izleyerek otomobillerini uzun süre piyasada tutuyorlar. Mesela Skoda Octavia MkII, 2004 yılında tanıtılıp beş yıl sonra yani 2009’da makyajlandı ve 2013 yılında tamamen yenilendi. 2. nesil Octavia’nın ömrü 8 sene sürdü. Benzer şekilde VW Passat, 2005 yılında tanıtıldı ve aradan beş sene geçtikten sonra 2010 yılında makyajlandı. Şu anda makyajlı versiyonun üretimi devam ediyor. Yani bu otomobil 9 senedir üretiliyor. Bu gibi politikalar otomobilin ikinci el değerinin yüksek olmasını sağlıyor. Ayrıca markanın saygınlığını ve prestijini artırıyor. Biliyorsunuz ki aldığınız otomobiliniz uzun süre “yeni” kalmaya devam edecek.

Haftaya görüşmek dileğiyle,

Enis BÜYÜKTAŞ

Enis BÜYÜKTAŞ

1990’da İstanbul’da doğdu. İlköğretim, orta öğretim ve liseyi İstanbul’da tamamladı. 2010 yılında Adnan Menderes Üniversitesi Söke MYO Otomotiv Ön Lisans programını tamamladı. Aynı yıl dikey geçiş sınavını kazanarak Marmara Üniversitesi’ne kabul edildi. 2013 yılı itibari ile Marmara Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi Otomotiv Öğretmenliği Lisans eğitimini tamamladı. Üniversite eğitimi süresince Mitsubishi’de Satış temsilcisi olarak görev yaptı. Üniversite eğitiminin ardından Mercedes ve Renault'da satış danışmanı olarak görev yaptı. Sonrasında 2015 yılında Borusan Oto İstinye'de Garanti Uzmanı olarak görev yapmaya başladı ve halen devam etmektedir.

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir