Ömür Güneşinin Akıbeti!
Takvim yapraklarından dökülenlere kaldığım yerden müsaadenizle devam etmek istiyorum.
Bu hafta da sizlerle üç önemli paylaşımı sunacağım.
***
Umudum var
Umudum var
Göreceksiniz …
Bir gün yaptıklarınız gerçekten işe yaramış,
Dilediğiniz her şey gerçekleşmiş.
Dönüp bakacaksınız geriye ve güleceksiniz başınızdan geçenlere …
Ve kendinize “bunların hepsini nasıl atlattım?” diye soracaksınız.
Sadece, umudunuzu asla kaybetmeyin!
Sadece, hayal kurmaktan vazgeçmeyin!
Ve asla eksik etmeyin yaşamınızdan sevgiyi!
Jancari Campi
***
Kader ne der!
Fatih Sultan Mehmet, çocukluğunda biraz yaramazlık yapınca, babası İkinci Murat, ne yaramaz çocuksun, senden adam olmaz diye kızar.
O esnada Akşemseddin Hazretleri de oradadır.
Velayetin mazhariyeti ile keşfettiği, kalp gözü ile gördüğü şeylerden ötürü tebessüm ederek şöyle der:
Peder ne der kader ne der!
***
Ömür Güneşi Batmak Üzere
Hz. Mevlânâ buyurur:
“Dünyanın hiçbir köşesi iptilâsız ve tuzaksız değildir. Hakk’ı gönülde bularak ve O’na sığınarak, O’nun mânevî huzûrunda yaşamaktan başka kurtuluş, huzur ve rahat yoktur.”
“Allâh’a yemin ederim ki, sabrı yaşayamayan, fare deliğine sığınsa bile, bir kedinin pençesinden kurtulamaz.”
İnsanların içinde bulunarak onların ezâ ve cefâlarına gönül hoşluğu içinde katlanmanın fazîletini Muhammed İkbâl, şu temsîlî hikâye ile ne güzel ifâde eder:
Câhil bir ceylan, olgun bir ceylana dert yanar:
–Bundan sonra Kâbe’de, (avlanmanın yasak olduğu) Harem bölgesinde yaşayacağım. Zira ovalarda avcılar pusu kurmuşlar, gece gündüz peşimizde dolaşıyorlar. Artık avcı derdinden kurtulmak, huzura kavuşmak istiyorum…”
Bunları dinleyen tecrübeli ceylan der ki:
–Ey akıllı dostum!
Yaşamak istiyorsan tehlike içinde yaşa. Kendini dâimâ bileyi taşına vur. Keskin ve cevherli bir kılıçtan daha keskin yaşa! İmanın seviyesi, ancak zorluklar karşısında belli olur. Tehlike; senin gücünü imtihan eder. Beden ve rûhunun nelere kâdir olduğunu bize o bildirir.” (Osman Nuri Topbaş, Hak Dostlarının Örnek Ahlakı, Erkam Yay.)
***
Sağlıcakla kalın.