Otomotivde risk uyarısı!
“İthal otomobillerin yüzde 70 oranında Türkiye piyasasına hakim olduğunu gösteren rakamlar var bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusu üzerine Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Ergün, şunları kaydetti: “Otomotiv sektöründe Türkiye’nin 50 yıllık bir birikimi, teknolojik birikimi, teknik eleman birikimi var, büyüyen bir iç pazarı var. Birkaç yıl içinde sadece otomobilde 1 milyon rakamını aşacak bir pazar gücüne sahibiz. 2010 yılında 510 bin otomobil satıldı. Otomotiv sektörünün toplam pazar satışları 800 bin rakamının üzerinde. Belki bu yıl toplamda 1 milyon rakamını hafif ticari ve diğer ticari araçlarla birlikte yakalama imkanı da olabilecek. 2011 yılında iç pazarın otomobilde 600 bin gibi bir rakamı yakalaması mümkün. Dolayısıyla büyük bir iç pazar var, ciddi bir üretim gücüne sahibiz, ürettiğimizin çok önemli bir bölümünü ihraç ediyoruz. Şimdiye kadar ihraç ettiğimiz ürünlerden üretim hatası nedeniyle geri çağrılmış bir ürün de söz konusu değil. Yani nitelikli üretim yapan bir ülkeyiz.”
Otomotiv sektörünün 2008’de yaklaşık 5,5 milyar dolar dış ticaret fazlası verdiğini, daha sonra kademeli olarak bu rakamın gerilediğini ve 2010 yılında 373 milyon dolara kadar düştüğünü anlatan Ergün, 2011 yılı itibariyle de ülkenin ithalatçı pozisyonuna geldiğini, Türkiye’nin otomotivde “mutlak ihracatçı” özelliğini 2011 yılında kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya bulunduğunu söyledi.
Bu durumda Türkiye’nin bir atak yapma mecburiyeti olduğunu dile getiren Ergün, Türkiye’de otomobil sahibi olmak isteyen vatandaşların ihtiyaçlarını karşılayan çeşitlilikte marka ve modelde üretim yapılmadığını bu nedenle insanların dışarıdan başka marka ve modeller tercih ettiklerini dile getirdi.
“Demek ki başka markaları ve modelleri de Türkiye’de üretim yapmaya çekmemiz lazım” diyen Ergün, yeni bazı marka ve modellerin de Türkiye’yi bir üretim üssü haline getirmeleri gerektiğini ifade etti.
Bunların başında Ford, Opel ve Volkswagen gibi firmalar bulunduğunu anlatan Ergün, “Türkiye’de ilk üçü paylaşan firmalar bunlar. Otomobil satıyorlar ama üretmiyorlar. Hafif ticari üretenler var. Biz bu firmalarımızı Türkiye’de otomobil de üretmek üzere yatırıma davet ediyoruz her zaman. İkincisi, iç pazarımız büyümeye devam edecek. Rekabetçi avantajlara sahibiz otomobil üretiminde ve bunu yeni bir marka ve model geliştirmek için bir fırsat olarak görmeliyiz ve bu dönem inşallah Türkiye’de yeni bir marka ve model üretimini de kendi tasarımımız olarak, markamız olarak hem Türkiye’deki yollarda hem de dünyadaki yollarda görme imkanına sahip olacağız” dedi.
Türkiye’nin 50 yıllık birikimiyle yeni bir otomobil markası ve modeli üretme imkanına sahip olduğunu vurgulayan Ergün, Türkiye’de özellikle sanayiciler için, otomotiv sektörü için böyle bir marka ve modeli yapmanın milli ve manevi bir görev olduğunu, bu görevi kendilerinin siyasi bir kararlılıkla ele aldıklarını ve aynı kararlılığı sektörün de göstereceğine inandığını söyledi.
Kaynak: Haberturk Ekonomi’de yayımlanan “Otomotivde risk uyarısı!” haberinden derlenmiştir (21/07/2011).