Nissan’ın Türkiye’deki başarı hikayesi

Nissan ilk sekiz ayda 11 bin 872 adet araçla toplam pazarda yüzde 2.19 pazar payına ulaşırken, yıl sonunda yüzde 2.5 2012’de de yüzde 3’ün üzerinde pazar payı yakalamayı hedefliyor.

Nissan Türkiye Genel Müdür Yardımcısı İlkim Sancaktaroğlu, 2010 yılında 13 bin 264 adet araç satışı gerçekleştirdiklerini belirterek, “ Son dönemde hemen her yıl pazar payını iki misline yakın arttırmaya başladık. İlk sekiz aylık rakamlarla araç satış rakamını yüzde 100’e yakın arttırdık. Yıl sonunda da satış hacmini 2010 yılına kıyasla yaklaşık yüzde 60’lık bir artış oranıyla kapatacağımız öngörüyoruz. Bizim segmentte bu performansı gösteren başka marka yok. Ayrıca biz toplam pazarın neredeyse üçte ikisine hitap etmiyoruz. Segment bazında baktığımızda sadece üçte birlik bölümünde varız. Dolayısıyla pazar payımız bu oranla bile oldukça yüksek bir rakama tekabül ediyor” dedi.

Üniversitelerde Anlatılacak Bir Başarı Hikayesi Yarattık

Sancaktaroğlu, Nissan’ın satış grafiğinin pazarın üzerinde olduğuna işaret ederek, “Önemli olan sadece kendi içinizde büyümek ya da pazarın büyüme hızına paralel gitmek değil, pazarın üzerinde bir büyüme gerçekleştirmek. Nissan olarak pazarın üzerinde büyümeye devam ediyoruz. Biz 2009 yılında 7 bin adet araç satarken, 2010’da 13 bin adete ulaştık ve bu yıl sonunda da 21 bin adet araç satacağımızı öngörüyoruz. Nissan Türkiye olarak bir başarı hikayesi yazdığımızı düşünüyoruz. Görüştüğümüz bazı akademisyenler Nissan’ın pazardaki bu büyümesinin bir başarı hikayesi olarak üniversitelerde ele alınmasını öneriyorlar” diye konuştu.

Ağustos ayı rakamlarını da açıklayan Sancaktaroğlu, “Ağustos ayı genelde durgun geçer. Biz ise geçen yılın Ağustos ayına kıyasla satışlarımızı yüzde 56 gibi yüksek bir oranda arttırdık ve yüzde 3.01’lik bir Pazar payına ulaştık. Ağustos ayında 38 bin 875 adede ulaşan binek araç segmentinde Nissan ilk 8 marka içerisine girmeyi başardı” dedi.

Bu Satış Grafiği Türkiye’nin Yatırım Önceliği Açısından Dikkat Çekici

2012 yılında pazar paylarını yüzde 3’e yükseltmeyi hedeflediklerini söyleyen Sancaktaroğlu, “ Türkiye bu rakamlarla artık Nissan’ın yatırım planları açısından radara girmiş durumda. Bu konuda CEO’muzun yaptığı açıklamalar da cesaret verici. Avrupa’da Nissan 24 modelle pazarda bulunuyor. Türkiye’de ise biz sadece 8 modelle varız. Model sayısı bu kadar az olmasına karşın Avrupa’ya yakın bir performans göstermemiz herkesin dikkatini çekiyor. Yeni modeller girdikçe pazarda büyüme ve satış grafiğimiz daha da yükselecek. Bu performans Nissan’ın Türkiye’ye verdiği önemi arttırırken, yatırım ihtimali açısından ve diğer makro kriterlerle birlikte dikkat çekici olabilir. Türkiye’de üretim Nissan globalin üst düzeyinde konuşulan bir konu. Geçen hafta Nissan’ın üst düzey yöneticileri burada idi. Üretimle ilgili fizibilite çalışmaları sürüyor, ama bu aşamada birinci hedef pazar payını ve satışları daha da arttırmaya odaklanmış durumda. Geçen yıl satış rakamı itibariyle toplam pazarda 12. durumda idik. Bu yıl sonunda ilk 10 marka içindeki yerimizi güçlendirmiş olacağız” diye konuştu.

Sosyal Medyayı Çok İyi Kullanıyoruz

Satış performansında marka ve modellerin çok tutulmasının ve gücünün yanı sıra satış ve pazarlama faaliyetlerinin de çok etkili olduğuna dikkat çeken Sancaktaroğlu şu görüşleri ifade etti:

“Modellerimize çok güveniyoruz. Müşteri memnuniyetini her zaman en üst düzeyde tutmaya çalışıyoruz. Bayi teşkilatımız müşterilerimize çok yakın duruyor. En küçük şikayeti bile hemen kayda alıp çözmeye çalışıyoruz. Doğru pazarlama stratejisi izliyoruz. Sosyal medyayı çok iyi kullanıyoruz. Hedef kitlemiz de sosyal medyayı etkin olarak kullandığı için buradan her türlü tepkiyi hızla toplayarak müşteri memnuniyetini yüksek tutmayı amaçlıyoruz. Ürünlerimiz çok kuvvetli olmasından dolayı oluşan müşteri memnuniyeti doğal olarak Nissan modellerinin tavsiye edilme oranı da çok yüksekte tutuyor. Yenileme talebine bakıldığında Nissan kullanan bir müşterimizin bir üst modele geçerken yine Nissan’ı tercih etme oranının oldukça yaygın olduğunu görüyoruz.”

Bayi Sayısını Artırarak Büyüme Modeli Bize Göre Değil

İlkim Sancaktaroğlu, Nissan’ın Türkiye’deki büyüme modelinde bayi teşkilatını arttırarak büyüme yaklaşımının olmadığını vurgulayarak, “Çok iyi çalışan bir bayi teşkilatına sahibiz. Şu anda Türkiye çapında 35 bayiimiz bulunuyor. Bugünlerde üç yeni bayi daha açacağız. İstanbul’un ve büyük şehirlerin yanı sıra Anadolu’da da yeni bayiler açacağız. Bunlardan ikisini Doğu bölgemizde Van ve Malatya’da açacağız. Diğeri ise Balıkesir Edremit’te olacak. Modellerimiz tutuldukça Türkiye’nin birçok yöresinden teklifler alıyoruz. Bizim politikamız bayi sayısını arttırmak değil, bayi başına düşen araç satış rakamını yükseltmek. Nissan açısından bu model daha sürdürülebilir bir nitelik taşıyor. Aksi halde bayi performansını uzun dönemde sürdürülebilir tutmak mümkün değil” dedi.

Kişi Başı Araç Sayısı Çok Düşük, Bu Nedenle Potansiyel De Çok Büyük

Türkiye’nin tüm otomobil üreticileri için stratejik bir pazar olduğunu vurgulayan Sancaktaroğlu, “Üretim bir gün mutlaka olacak ama o günün ne zaman olacağını bu aşamada mümkün değil. Çünkü Türkiye’nin büyüme potansiyeli çok yüksek. Bu nedenle tüm üreticiler bu pazara büyük önem veriyor. Ayrıca üretime başlamak için iç pazarın yanı sıra ihracat yapabilme kapasitesi de büyük önem taşıyacak. Türkiye’de kişi başına düşen araç sayısı Avrupa’nın ve gelişmiş ülkelerin hala çok gerisinde. Komşumuz Avrupa ülkelerinde 1000 kişiye 300’ler civarında, Avrupa’nın en gelişmiş ülkelerinde ise 600-700 civarında araç düşüyor. Türkiye’de her 1000 kişiden ancak 110 kişiye bir araç düşüyor” şeklinde konuştu.

Qashqai Pazarda Lokomotif Olmaya Devam Ediyor

Türkiye’de Micra, Almera, Qashqai (Kaşkai),Juke, Nissan Note’ın da aralarında bulunduğu 8 modelle yer aldıklarını ve Nissan’ın Türkiye pazarına sunduğu en son model olan Qashqai’nin pazarda referans marka haline geldiğini belirten Sancaktaroğlu şunları söyledi:

“Tüm araçlarımıza yönelik müşteri memnuniyeti çok yüksek. Her dönemde bir modelimiz lokomotif oldu. Şimdi ise Qashqai Nissan’ın pazar büyümesinde lokomotif modelimiz durumunda. Qashqai’nin bu özelliğinin uzun süre devam edeceğini düşünüyoruz.”

Lüks araç kategorisinde olmamasına karşın Qashqai’nin artık lüks araç tercih edenlerin de listesine girdiğine dikkat çeken Sancaktaroğlu, “Qashqai Türkiye pazarında gerçekten çok tuttu. Qashqai öyle ki artık pazarda referans bir model haline geldi. Hem binek hem de arazi aracı özelliklerinin çok başarılı bir karışımı. Hem yüksek hem de emniyetli. Bu nedenle hedef kitle olarak her iki cinse de hitap ediyor. Sadece Ağustos’ta 5 bin 642 adet satarak yüzde 15,61 pazar payını yakaladı. İlk kez pazara sunulduğundan bu yana 18 bin 573 adet Qashqai satıştı gerçekleştirdik” diye konuştu.

ANKA, haber7

Dr. Abdullah DEMİR

1973 yılında Trabzon’da doğdu. İlk, orta ve liseyi Trabzon’da tamamladı. 1992 yılında Marmara Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi Makine Eğitimi Bölümünü kazandı. 1996 yılında Otomotiv Öğretmeni olarak mezun oldu. 1999 yılında yüksek lisansını tamamladı. 1997-2000 yılları arasında Marmara Üniversitesinde Araştırma Görevlisi olarak çalıştı. 2009 yılında Kocaeli Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsünde “Fren Disklerine Uygulanan Kaplamaların Frenleme Performansına Etkisinin Deneysel İncelenmesi” konulu tez çalışmasıyla doktor oldu. Demir, İBB - İstanbul Otopark İşletmeleri (İSPARK) AŞ’de sırasıyla, Teknik İşler Şefi, İşletmeler Müdürü, Etüt Plan ve Proje Müdürü, Etüt ve Planlama Müdürü olarak çalıştı. 2011 yılında Marmara Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümü’nde Yardımcı Doçent olarak göreve başladı. Başta otomotiv olmak üzere, güç aktarma organları, alternatif yakıtlar, ulaşım ve otopark yönetimi alanlarında ulusal ve uluslararası dergilerde, kongre ve sempozyumlarda yayımlanmış makale çalışmaları bulunmaktadır. Ayrıca “Güç Aktarma Organları”, “Otopark Uygulamalarında Teknoloji, Çevre ve Emniyet Faktörleri”, 40 bin kelimelik “Otomotiv ve Temel Teknik Bilimler Sözlüğü”, 11 bin kelimelik “Sistem Sistem Otomotiv Teknik Terimler ve Terminolojiler Sözlüğü”, 2500 kelimelik “Otopark Endüstrisi Sözlüğü” gibi yayınları da bulunmaktadır. www.otoguncel.com web sitesinin editörlüklerini yürüten ve wushu spor dalında uluslararası hakem olan Demir, evli ve iki çocuk babasıdır.

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir