Röportaj: “Ralli’ye bir kala” Furkan Atik
H.HÜSEYİN YAYLA
Bu hafta 1983-1984 Yerli Otomobil Sürücüler Şampiyonu olan eski ralli pilotu Haldun Atik’in oğlu Furkan Atik ile birlikteyiz.
İlk olarak 2011sezonunda direksiyon başına geçen Furkan, İSOK İstanbul Rallisi mahalli klasmanda co-pilotu Yiğit Çırpanlı ile start aldı. Furkan bu ilk yarışında aracındaki mekanik sorunlardan dolayı yarışı tamamlayamadı.
İkinci yarışı olan Kocaeli Rallisi’nde Citroen Saxo VTS ile start alan Furkan Atik’e co-pilot olarak eski ralli pilotu olan babası Haldun Atik eşlik etti.
İlk iki yarışın ardından daha profesyonel bir ekipten destek almayı düşünerek NEO MOTORSPOR ile yollarını birleştiren Furkan, yeni takımı ile Eskişehir Rallisi, Hitit Rallisi, İstanbul Ralli Kupası yarışlarına katıldı.
Genç pilot, Hitit Rallisi’nde “Genç Pilotlar Birincisi” olarak kariyerinin en başarılı sonucunu elde etti.
2015 sezonunda BONUS UNIFREE PARKUR RACING takımı ile yollarını birleştirecek olan Furkan sorularımızı şu şekilde yanıtlamıştır.
Öncelikle Furkan Atik’i tanıyalım. Bize kısaca Furkan Atik’i anlatır mısınız?
16 Ekim 1987 İstanbul doğumluyum. Şu anda kurumsal bir firmada Otomobil Satış Danışmanlığı yapmaktayım. Bugüne kadar Yüzme, Basketbol ve Futbol gibi birçok spor dalıyla ilgilendim. Ancak Babam (Haldun Atik)’ın geçmişinden dolayı sürekli otomobillerin içerisinde yetiştim ve büyüdüm.
Yarışçı olmaya ne zaman karar verdiniz?
Ralli pilotu olmayı (kendimi bildim bileli) hep istedim. Hani derler ya insanın kanında olacak diye, benimkisi de o misal. Artık 1983-1984 Yerli Otomobil Sürücüler Şampiyonu olan babam Haldun Atik’ten koltuğu devralmam gerektiğini düşündüm. Biraz geçte olsa 2011 senesinde saygıdeğer büyüğüm Volkan Işık’ın vermiş olduğu “RALLİYE İLK ADIM” eğitimine gidip, aldığım eğitim sonucunda Ralli dünyasına resmi adımı attım diyebiliriz.
Motor sporları neler sağlar?
Motor sporlarının farklı dinamik ve özgün bir kimlik kazanmanıza, her yaştan her gruptan oluşan geniş bir yelpazeye hitap etmenize ve hatta kişilik gelişiminize bile etkisi olduğunu söyleyebilirim.
Türkiye motor sporlarına gereken önemi veriyor mu? Türkiye’nin dünya klasmanındaki yeri ne durumdadır?
Evet, önem veriliyor. Yeterli mi? Tartışılır. Ancak federasyonumuz başarılı organizasyonlara imza atıyorlar. Yeniden yeşeren bir ağacımız var diyebilirim. Hızla olmasa da yavaş yavaş olumlu gelişmeler var. Örneğin Dünya Ralli Kros Şampiyonası yapıldı daha geçtiğimiz haftalarda. Ben her şeyin daha da güzel olacağına inanıyorum. Daha birçok başarılara imza atacaktır da.
Hedefleriniz nelerdir?
Tabi ki hedeflerim girmiş olduğum klasmanda şampiyonluk, ancak öncelikli olarak yarışları bitirmek çok önemli. Sonrasında zaten bazı şeyler şekillenir ve önünüze serilir. Bizler de planlamamızı bu doğrultuda yaparız. 2015 sezonunda üst düzey bir araçla yarışmak için çalışmalarım devam etmektedir.
Bildiğimiz kadarıyla sponsor arayışı içerisindesiniz. Sponsorluk neden önemli?
Evet, sponsor arayışı içerisindeyim. Motor sporları hem zevkli hem de adrenalin dolu olmakla birlikte aynı zamanda bütçesi yüksek bir spor. Tek başıma bu bütçenin altından kalkmam çok zor.
Sponsor olan bir firma aslına bakarsanız önemli bir yatırıma da imza atıyor. Tüm dünyada yazılı ve görsel basında yer alıyorlar. Ralli sporları tüm dünyada ilgiyle izlenmektedir. Formula 1 mesela, öncesi ve sonrasıyla birlikte uzun bir süre gündemi meşgul etmekte ve neredeyse tüm dünyanın gözleri onun üzerindedir. Her ayrıntısıyla tüm ulusal kanallarda yayınlanmaktadır.
Aynı zamanda yarış otomobilleri outdoor reklam için görsel anlamda en etkin araçlardan birisidir. Futbol ve Basketbol gibi sporların tatil dönemlerinde Motor sporlarının en hareketli dönemi olması ile beraber sezonun uzunluğu da en önemli avantajlarındandır.
Son olarak motor sporlarına meraklı olan gençlere ne tavsiye edersiniz?
Öncelikli olarak yarışların yapıldığı bölgelere gelip yarışları izlesinler. Ne, nasıl, ne şekilde yapılıyor görsünler. Ardından eğitimini alıp bu yolda ilerleyebilirler. Motor sporlarıyla beraber hayatlarında birçok şeye farklı açıdan bakabilirlerde ;)
